top of page
photo-1573484557564-8eb466c767ad.jpg

Çocuk oyunları, çocuklara hem eÄŸlenceli vakit geçirten, hem de kas, motor, düÅŸünme ve yaratıcılık geliÅŸimi saÄŸlayan oyunlardır. Bu oyunlar ev içinde, sokakta, oyuncaklarla ve oyuncaksız olabilirler. Genelde ağızdan aÄŸza yayılarak her çocuÄŸa ulaşırlar. Farklı kültürlerle, coÄŸrafyalarla deÄŸiÅŸen çocuk oyunlarından en popülerlerini sizin için derledim. Ä°yi okumalar! 

ÇOCUK OYUNLARI

NEDÄ°R? NE Ä°LE TANIMLANIR?

photo-1484820540004-14229fe36ca4.jpg
Pieter_Bruegel_d._Ä._041b.jpg

Sokak Oyunları - Atalarımızdan Gelen EÄŸlence  

​

Sokak oyunları adından da anlaşıldığı üzere, dışarıda oynanan ve genelde birden fazla çocukla oynanan oyunlardır. Peki ne zamandan beri var? Tahmin edebileceÄŸiniz üzere sokak oyunları tarihin çok gerisine kadar gidiyor. Medeniyetler tarihi baÅŸlamadan önce, göçebe hayatta bile yer alan bu oyunları, en eski atalarımız bile oynarlarmış. Kültürlerin etkisi ile deÄŸiÅŸen, çeÅŸitlenen bu oyunlar saymakla bitmezler. 

1560’da ressam Pieter Bruegel'in yaptığı “Çocuk Oyunları” adlı tablo (Arkaplan), bize o zamanın Avrupasının oyunları ayrıntılı bir ÅŸekilde sunuyor ve 90’dan fazla oyun aktivitesi ile birlikte tarihçiler için resmen altın bir kaynak deÄŸerinde. 400 yıllık süre içinde geliÅŸip günümüze gelen oyunları, günümüze ulaÅŸamamış ve kaybolmuÅŸ olan oyunları görebiliyoruz.

Tarih öncesinden baÅŸlayıp günümüze kadar gelen sokak oyunları, ne kadar fazla çeÅŸitli olsalar da her ÅŸey gibi bir evrim geçirmiÅŸ, globalleÅŸmiÅŸ tabii ki.

TaÅŸ diyip geçme! - BeÅŸtaÅŸ oyunu

​

Bu evrimlerden bir örnek de BeÅŸtaÅŸ oyunudur. Bu oyun, iki kiÅŸi veya daha fazla kiÅŸiyle oynanır. Oyuncu, 5 tane taşı sırayla havaya atıp o sırada yerden taÅŸ alıp diÄŸer taşı ise elinin tersiyle tutmaya çalışır. Ä°kinci ve üçüncü aÅŸamada ise oyuncu karşıdaki rakibinin seçtiÄŸi taÅŸa diÄŸer taÅŸları deÄŸdirmeden, çapraz yaptığı parmaklarından geçirmeye çalışır ve baÅŸarırsa tüm taÅŸları havaya atıp önce elinin tersi, sonra ise avucuyla tutar.

​

Bu oyunun taÅŸları günümüze kadar hem kültür etkisi, hem de teknoloji geliÅŸimi ile çok fazla deÄŸiÅŸime uÄŸramıştır. Türkiye'de genelde sokakta bulunan küçük taÅŸlarla oynanırken, Amerika gibi ülkelerde buna özel taÅŸlar satılır. Eski tarihlerde ise MoÄŸollar, Yeni Zelandalılar gibi birçok antik toplum kesilen koyunların aşık kemiÄŸini çıkarıp farklı renklere boyar, ve onlarla beÅŸtaÅŸ benzeri oyunlar oynarlarmış, hatta bu kemikleri özel torbalarda taşır ve takas ederlermiÅŸ. Halk araÅŸtırmacıları, Çin medeniyetinde ise bu oyunun artık düÄŸmelerle de oynandığını keÅŸfetmiÅŸler. 

640px-The_Knuckle_Bone_Player_(Roman_c.1
640px-Three_Knuckle_bone_Gaming_Pieces_M

Aşık kemiÄŸi oynayıcısı heykeli (M.Ö. 150) ve bir aşık kemiÄŸi

örneÄŸi

colorful-japanese-vintage-wooden-spinnin

Döndür dur! - Topaç oyunu

​

Hangimiz çocukluÄŸumuzda topaçlarla oynamadık ki? Bizim oynadığımıza benzer topaçlar ile anneannelerimiz, dedelerimiz de çocukluklarında oynadılar, ÅŸaşırtıcı kısmı ise bu topaçların hepimizden daha yaÅŸlı olması. En eski tarihe sahip  topaç Irak'taki bir kazı alanından çıkmış ve milattan önce 35. yüzyıla ait- yani bundan tam tamına altı bin yıl öncesinden bahsediyoruz! Dünyanın en eski oyuncaklarından biri olan bu topaç, kilden yapılmış. Fakat topaçlar tarih ilerledikçe tahtadan yapılıp kullanılmaya baÅŸlamış, ve bulunan en eski tahta topaç Mısır Firavunu Tutankhamun’un mezarından bulunmuÅŸ! Bazı kabilelerde çekirdeklerden de yapıldığı bulunan bu topaçlar, bir sürü ÅŸekilde ve farklı materyaller ile yapılsa da, hepsi aynı dönme açısı ve momentumla döner. Bu topaçların yaygınlaÅŸmasıyla, çocuk oyunu olarak kullanılmasının yanında kumarda da kullanılmaya baÅŸlanmıştır.

Özellikle ortaya çıkan köÅŸeli topaçlar sayesinde, topaçın düÅŸtüÄŸü tarafta yazan ÅŸeye göre tamamen ÅŸansa baÄŸlı kumarlar oynanmıştır, zarların yerine geçmiÅŸtir. Ama bu köÅŸelere kolaylıkla ağırlık yükleyebileceÄŸin için hileler çok yaygınlaÅŸmış, böylece topaçın kumar devri de kısa sürmüÅŸtür. Modern zamanın topaçları genelde tahta, metal ve plastikten yapılırlar, ve fabrika usulü topaçlar olsa da hala el ile yapılmış topaç endüstrisi varlığını sürdürmektedir.

640px-Victorian_wobble,_spinner_or_spinn

Kumarlarda zar yerine geçen 8 köÅŸeli topaç (19.yy)

Renkleri ile bir ÅŸölen - Bilye oyunu

Civil_War_clay_marbles_with_star.jpg

Amerika Sivil Savaşından kalma kilden yapılmış yaldız iÅŸlemeli bilyeler  (19 yy.)

Karl_Witkowski_-_Game_of_Marbles.jpg

Karl D. Witkowski'nin "Bilye Oyunu" adlı 19. yy.'da yapılan eseri

​

Bir diÄŸer eski sokak oyunu ise bilye oyunudur. Bu bilyeler geçmiÅŸ boyu; kemik parçası,deniz kabuÄŸu, meyve çekirdeÄŸi, çeÅŸitli metaller ve son olarak camdan yapılmıştır. Oyun kısaca elini belli bir pozisyona getirip, önündeki diÄŸer bilyeleri kendi bilyen ile vurmaktan ve vurduÄŸun bilyelere sahip olmaktan oluÅŸmaktadır. BaÅŸka bir versiyonunda ise sokak kaldırımına delikler açılır ve bilyeler deliklere fırlatılır.

​

​

Bu oyun günümüzde çocuk odaklı olsa da geçmiÅŸte yetiÅŸkinler arasında daha popülerdir. Çünkü bilye taÅŸlarının materyaline göre deÄŸiÅŸen bir deÄŸeri vardır ve oyunun amacı karşındakinin bilyelerini almaktan geçer, bu nedenle oyun sonucuna göre bilye deÄŸiÅŸ tokuÅŸu yapılır. Filipinler’de bilye oyununun bir varyasyonu olan “Puntigan”, yemek, para veya sigara karşılığında oynanır ve en fazla bilyeyi alan bu kumarı kazanmış olurmuÅŸ. 

agnieszka-ziomek-uCyX_xn8Y1I-unsplash.jp

Tam bir egzersiz! - Seksek, Uçurtma, Hulahup ve Ä°p atlama

​

Bu dördü kadar yorucu ve sportif baÅŸka oyun var mıdır? Bu oyunların tarihi gerçekten de okumaya deÄŸer! Öncelikle Seksek’ten baÅŸlamak istiyorum. Seksek, aslında bir oyun olarak baÅŸlamadı. Romalılar döneminde icat edilen seksek oyunu askeri eÄŸitimden sayılırdı ve bu seksek çizimlerinin uzunluÄŸu 30 metreyi aÅŸardı! Ä°ngiltere’de kullanılmaya baÅŸlayan seksek, Romalı çocukların bu çizimlerin küçüklerini çizip askerlerden esinlendikleri bir oyun olarak ortaya çıkmış. O zamanlar sekseklerin bitiÅŸ noktalarına “Londra” yazılırmış çünkü Romalı askerler Glasgow ile Londra arasındaki “Büyük Kuzey Yolunu” kullanarak seyahat ederlermiÅŸ. Bu oyun günümüze daha küçük ve oynanabilir versiyonuyla gelmiÅŸ.

Peki ya o güzel mi güzel uçurtmalara ne demeli? Onların kökeni ise dünyanın bambaÅŸka bir yerinden baÅŸlıyor. Serüveni Asyada baÅŸlayan uçurtmanın keÅŸfinin tam tarih ve lokasyonu bilinmiyor, fakat ilk örneklerini Çin’de görüyoruz. M.Ö. 450 yılında filozof Mo-Tse’nin yazılarından öÄŸrendiÄŸimiz kadarıyla, o zamanlarda uçurtmanın atası olabilecek uçan bir aygıt yapılmış.

​

Fakat uçurtma diyebileceÄŸimiz ilk aygıt, M.Ö. 200’de gözümüze çarpıyor. Han Hanedanı zamanında Çin generali Han Hsin, düÅŸmanın saldırısına sürpriz saldırı  yapabilmek için ÅŸehir duvarı ardından bir çukur kazıp arkadan saldırmayı planlamış, ve bunu nasıl yapmış dersiniz? Bir uçurtma ile! Han Hsin, ÅŸehir duvarları arkasından bir uçurtma uçurup tünel çıkışının yerini tespit edebilmiÅŸ. Asya'da geliÅŸtirilen bu uçurtmalar, farklı ticaret yolları ile Avrupa’ya geldiklerinde, Marco Polo’nun da gözü bu aygıtların üzerindeymiÅŸ. Bu aygıtların insan taşıma kapasitesi olduÄŸunu öne süren Polo, belki de günümüz yamaç paraÅŸütünün sinyallerini vermiÅŸtir ne dersiniz?

Ä°p atlama tarihine bakacak olursak, onun da eskilere uzandığını duyduÄŸunuzda ÅŸaşırmayacaksınızdır. Bu oyun, sanılanın aksine daha çok kız çocukları tarafından tercih edilen bir oyun deÄŸilmiÅŸ, hatta erkek oyunu olarak bilinirmiÅŸ. Ä°lk ip atlama aktivitesi, antrenman olarak, M.S. 1600’lü yıllarda Antik Mısırlılar tarafından üzüm baÄŸları kullanılarak yapılırmış. Fakat ilk iple oynanan ip atlaması, Çin’de ipçilerin iplerinin saÄŸlamlığı için bir pazarlama stratejisi olarak öne sürmesiyle ortaya atılmış. Ondan önce ise Avustralya’da da aynı Mısırdaki gibi çeÅŸitli dallar ve baÄŸların üzerinden atlarlarmış.

Son olarak rengarenk yuvarlak hulahuplar, aralarındaki en genç oyuncaklardan birisi. 1963’te Arthur Melin ve ÅŸirketi Whim-O tarafından patenti alınan bu oyuncaklar, o zamanlardan sonra özellikle Amerika'da çocuklar ve gençler arasında epey popüler olmuÅŸtur. Fakat bu ÅŸirketin ilk hit olan oyuncakları Frizbi’dir. Frizbinin büyüyen popülerliÄŸinden sonra yeni bir oyuncak icat etme aramalarına giren çalışanlar, Avustralya'daki bir çocuÄŸun tahta yuvarlak döndürmesinden ilham alarak daha hafif versiyonu olan rengarenk plastik hulahupları yaratmışlardır.

Oynarken çevreyi kullan! -  Kovalamaca oyunları ve Oyun Parkı

​

Kovalamaca oyunları çocukluÄŸumuzun sokaklarında geçen en büyük eÄŸlencelerden biridir, ve bunlardan saklambaç, yakalamaca ve körebeden bahsedeceÄŸim. Aynı zamanda kovalamaca oyunları, sadece çocuklar için olmakla kalmamış, bir spora dönüÅŸmüÅŸtür. Bayrak kapma ve oryantiring gibi sporlar da kovalamaca oyunlarından gelmektedir. Hatta bu sporların, çocuklar tarafından kovalamaca oyunları ve tarihin bir parçası olan savaÅŸların sentezi ile oluÅŸturuldukları sanılıyor.

Fragonard_-_Blind_man's_bluff_game.jpg

Fragonard'ın "Körebece Oyunu" adlı eseri (1750)

​

Yakalamaca oyunları, bütün kovalamaca oyunlarını içine alan ÅŸemsiye bir terim görevini görür. Tarihte ne zaman ortaya çıktığını saptamak neredeyse imkansızdır, çünkü oyunun tek kuralı bir yakalayan ve yakalanan olması; ve yakalanıldığında rollerin deÄŸiÅŸmesidir. Bu basit oyundan türeyen sayılamayacak kadar çok kovalamaca oyunu vardır.

​

Hepimizin severek oynadığı, akÅŸam vakitlerinde daha bir heyecanlı olan saklambaç; M.Ö. 2. yy’da ilk kayıtlara “Apodidraskinda” adı ile Yunanlı yazar Julius Pollux tarafından geçmiÅŸ. Bu kadar eski olması ve kurallarını neredeyse hiç bozulmadan koruyabilmesi çok ÅŸaşırtıcı! Aynı zamanda körebe oyunun da saklambaçtan evrildiÄŸi düÅŸünülüyor. 1. Elizabeth zamanında Ä°ngiltere’deki en popüler oyunlardan biri olan körebe, hem çocuklar hem de soylular tarafından eÄŸlencenin vazgeçilmez bir parçasıymış.

​

Oyun parkları aletlerinden dediÄŸimiz salıncak, tahterevalli ve kaydırak, birbirinden ayrı geçmiÅŸlere sahip. Fakat hepsininin birleÅŸtiÄŸi bir oyun alanının o kadar eski olduÄŸu söylenemez! 19.yy sonunda Manchester valiliÄŸi parklarda yeni bir düzenlemeye gidilmesi taraftarı olmuÅŸ, ve bu yeni planlamalarla çocuklara özel bir alan yapılması kararlaÅŸtırılınca, 1859’da oyun parkı terimi de hayat bulmuÅŸ.

Ev gibisi yok! - Evde oynanan oyunlar

​

Böyle bir baÅŸlık görünce sokak oyunları evde oynanmaz mı demeyin. Tabii ki sokakta oynanan saklambaç, bilye gibi bir sürü oyun evin içine de uyarlanabilir, fakat ev oyunları sokak oyunları kadar köklü deÄŸildir. Evler, antik çaÄŸlarda içinde fazla zaman geçirilmeyen mekanlardı. Karanlık ve soÄŸuk oluÅŸuyla, sadece uyumak ve yemek piÅŸirmek için kullanılan evler, günümüzde en güvendiÄŸimiz ve en rahat olduÄŸumuz mekanlar haline gelmiÅŸtir. Ev oyunu derken genel olarak çocukların elinde bulunan oyuncaklardan bahsetmeye çalışacağım. 

Antik Mısır’da günümüze benzer oyuncaklar, tahta bebekler, ve daha birçok modern oyuncağın atası olabilecek oyuncaklar kullanılırdı. Fakat Mısır ticari bakımdan kapalı bir toplumdu, kendi icatlarını dünyanın baÅŸka yerlerine götürmezdi. Bu yüzden baÅŸka yerlerde, tarihin baÅŸlangıcından beri çocuklar, hayvan kemikleri, dallar, hayvan iç organlarının doldurulması veya ÅŸiÅŸirilmesi ile yapılan balon türü oyuncaklarla oynarlardı. Yunanlılar döneminde bu hayvandan yapılan oyuncaklara sık sık rastlıyoruz. Roma döneminde ise tahtadan oyuncaklar yaygınlaÅŸmaya baÅŸlamıştır. Tahtadan oyulmuÅŸ hayvan, asker ve insan figürleri ile birlikte türlü türlü oyuncaklar da ortaya çıkmaya baÅŸladı. Mesela günümüz Yunanistan’ında M.Ö. 1000 tarihinde yapılan ilk taÅŸtan yoyo bulunmuÅŸtur.

 Bu oyuncakların yapılış ÅŸekli neredeyse Endüstriyel devrime kadar böyle devam etmiÅŸtir. O zamana kadar oyuncaklar, çocukların veya ailelerinin kolayca yapabileceÄŸi materyaller ve ÅŸekillerden oluÅŸmuÅŸtur. Endüstriyel Devrim sıralarında 16.yy.’da Ä°ngiltere'de satılan  “Barthelemow Bebekleri” adlı tahta ve kumaÅŸ karışımı bebekler büyük raÄŸbet görmüÅŸtür. Daha yakına gelip 19.yy.’a baktığımızda ise zengin ailelerinin çocuklarının çeÅŸitli oyuncaklara sahip olduÄŸunu gözlemleyebiliriz. O zamanlar, porselen ve tahta bebekler kullanılırken aynı zamanda tahta oyuncak evler, sallanan atlar ve minyatür tren gibi ulaşım aracı oyuncakları da epey yaygınlaÅŸmıştır.

20. yy baÅŸlarında tahtadan kopup peluÅŸa geçiÅŸ yaÅŸanmıştır, bu peluÅŸ oyuncaklar hem zararsız hem yumuÅŸak olması itibariyle raÄŸbet görmüÅŸtür, ilk peluÅŸ tahmin edebileceÄŸiniz üzere bir oyuncak ayıdır. 1897’de plastik icat edilse de, 2. Dünya savaşının araya girmesi ile oyuncak ÅŸirketleri de savaÅŸa dönük çalışmaya baÅŸladıklarından, oyuncak geliÅŸimi bu sürede durmuÅŸtur. Daha sonra plastiÄŸin kullanılması ile plastik oyuncaklar ve en popülerleri oyuncaklardan biri olan Barbie, 1959’da satışa sunulmuÅŸtur. Bundan sonra hızla geliÅŸen somut oyuncak sektörü günümüzde yavaÅŸ yavaÅŸ yerini dijital oyunlara bırakmaktadır.

bottom of page